6 Ocak 2017 Cuma

Kral Arthur'un Efsanevi Kılıcı

Casper Excalibur reklamını izlerken "tam benim düşündüğüm gibiymiş" dedim. Nasıl mı? Ben bir şeyler düşünürken beynim de küçük insanların koşuşturduklarını ve gereken bilgileri veya iletileri gerekli yerlere ulaştırdıklarını düşünürüm. Bu da küçükken seyrettiğim ama şu anda ismini hatırlamadığım bir çizgi filmden kaldı. İnsan vücudunun işleyişi hakkında bir çizgi filmdi.

Mesela bir kişi veya yer ismi aklıma gelmediğinde küçük bir insan beynimde çekmeceleri açıp arşivlere bakıp "bu kimdi", "kimdi", "bu kişiyi nereden hatırlıyorum" gibi sorularla dosyaları karıştırıyor ve o bilgiye ulaştığında yani ben onu hatırladığımda küçük insan görevini başarıyla yapmanın sevincini yaşıyor gibi düşünürüm.

Aynı şeyin bilgisayarda da olduğunu düşünürdüm. Bir makine bu kadar şeyi kendi aklıyla yapacak değil ya. Bilgisayarın içinde küçücük akıllı insancıklar, biz komut verdiğimizde; kopyala hemen kopyalıyor, şu dosyaya yapıştır koştur koştur gidiyor oraya yapıştırıyor. 

Casper Excalibur reklamı da benim düşündüğüm gibi bi Matrix ortamından klavyenin içine bir giriyor. Ooooo  karşımıza öyle bir dünya çıkıyor ki rengarenk. Sesin kalitesi, görüntünün netliği, ofis uygulamalarının hızı, işlemcinin gücü. Laptop'un içi ayrı bir alem. Ofisteki insancıklar çalışıyor da çalışıyor. Motorlu kuryeler hep bir şeyler taşıyor da taşıyor.  

Şimdi Reklamlar

Reklam çok hoşuma gitti. Tam bilgisayar çağına yakışan bir reklam. Teknoloji teknoloji ile anlatılmış. Ancak Casper Excalibur'un özellikleri neymiş diye baktığımda daha çok oyuncu bilgisayarı olarak tanıtılmış. PC oyuncularına "bakın artık bu laptopla da oyun oynayabilirsiniz, PC'deki oyun rahatlığını burada da bulacaksınız" diyormuş. Ben reklamı izlediğimde bu fikre kapılmadım. İşlemcisi güçlü, teknolojisi daha iyi bir laptop reklamı olarak algıladım. 

Ya ben yanlış anladım, ya reklam o fikri vermiyor. 😊

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder